ODE YALITIM PAZARLAMA DİREKTÖRÜ OZAN TURAN: “ELASTOMERİK KAUÇUK KÖPÜĞÜ KAPASİTEMİZİ YAKLAŞIK DÖRT KAT ARTIRARAK, TOPLAM YILLIK 18 BİN TONA ÇIKARACAĞIZ. AYNI ZAMANDA ÇİN İLE ALMANYA ARASINDAKİ COĞRAFYADA TEKNİK YALITIMDAKİ EN BÜYÜK ÜRETİCİ KONUMUNA GELECEĞİZ.”

 

Bu ay ODE Yalıtım Pazarlama Direktörü Ozan Turan ile ODE’nin faaliyetleri ve hedefleri üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik. ODE Yalıtım olarak hedeflerinin, bu topraklardan doğan bir şirketi küresel bir marka haline getirmek olduğunu belirten Turan, odaklandıkları konuların ana çerçevesinin sürdürülebilirlik kavramının oluşturduğunu söyledi..

 

Öncelikle ODE’de ne gibi yenilikler var? Bize biraz anlatır mısınız?

 

Şu anda gündemimizde yeni yatırımlarımız var. Bunlardan ilki yeni bir tesis yatırımı. Geçen yıl 100 milyon TL’lik bir yatırıma başlayarak, R-Flex markalı elastomerik kauçuk köpüğü ısı yalıtım ürünü üretimimizi Çorlu’nun yanı sıra Eskişehir’de de üretme kararı aldık. Bunun için toplam 20 bin metrekare kapalı alanda kurmaya başladığımız yeni üretim tesisimizde hazırlıklarımız hızla devam ediyor, bu yılın ikinci çeyreğinde üretime başlayacağız. Bu tesis ile birlikte elastomerik kauçuk köpüğü kapasitemizi yaklaşık dört kat artırarak, toplam yıllık 18 bin tona çıkaracağız. Aynı zamanda Çin ile Almanya arasındaki coğrafyada teknik yalıtımdaki en büyük üretici konumuna geleceğiz.

 

Bir diğer yatırımımızı da yenilenebilir enerji alanında yapıyoruz. Eskişehir’deki 20 bin metrekarelik üretim tesisimizin çatısının tamamını 5.300 güneş paneli (fotovoltaik) ile kaplıyoruz. 2.400 kWp kurulu güce sahip olacağımız bu sistem ile elektrik ihtiyacımızın yüzde 60’ını güneşten karşılayacağız. Aslında bu bir başlangıç. Çünkü Eskişehir ve Çorlu’daki üretim tesislerimizin enerji ihtiyacının tamamını yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılayıncaya dek bu alandaki yatırımlarımıza devam etmeyi planlıyoruz. 

 

‘’B-S1-D0 YANGIN SINIFINA AİT R-FLEX MARKALI ELASTOMERİK KAUÇUK KÖPÜĞÜ ÜRÜNÜNÜ ÜRETEN TÜRKİYE’DE İLK, DÜNYADA DA İKİNCİ FİRMA OLDUK’’

 

Ar-Ge’ye önem veren bir şirketsiniz. Bu konuda yaptığınız yatırımlar hakkında bizi bilgilendirir misiniz?

 

ODE Yalıtım olarak hedefimiz, bu topraklardan doğan bir şirketi küresel bir marka haline getirmek. Günümüz itibarıyla 6 kıtada, 75’in üzerinde ülkeye ihracat gerçekleştirerek, aslında bu doğrultuda önemli bir mesafe de katettik. İşte bu küresel yolculuktaki en önemli gücümüzü Ar-Ge ve inovasyon oluşturuyor. Bu yaklaşımla Ar-Ge ve inovasyon alanındaki yatırımlarımızı her geçen dönem artırıyoruz. Uzun yıllardır zaten çok güçlü bir Ar-Ge birimimiz vardı. Bu birimimiz hem tek başına hem de TÜBİTAK iş birliği ile Türkiye’de ilk olan projelere imza attı. Geçen yıl ise bu konudaki çalışmalarımızı daha da ileriye taşımak adına Greentech Ar-Ge isimli inovasyon merkezimizi hayata geçirdik. 

 

Greentech’te de çalışmalarımıza hızla devam ediyoruz. Son olarak “B-s1-d0” yangın sınıfına ait R-Flex markalı elastomerik kauçuk köpüğü geliştirdik. Bu yeni R-Flex ürünümüz hem geç tutuşuyor hem tutuştuğunda alevin ilerlemesini yavaşlatıyor hem de minimum duman salımına olanak tanıyor. Ürünün Ar-Ge çalışmalarını başarıyla tamamladık. Bu ürünü üreten Türkiye’de ilk, dünyada da ikinci firma olduk.

 

Greentech ile yalıtım sektörünün yanı sıra farklı sektörlere hitap edecek yenilikçi ürünler geliştirmeyi de planlıyoruz. Bunun için mevcut ham maddeler ile ürün geliştirirken, konvansiyonel olmayan ham maddeler de kullanarak inovatif ürünler geliştirmek üzere projeler yapacağız. Bu süreçte TÜBİTAK ve KOSGEB projelerinin yanı sıra Avrupa Birliği projelerine yönelik çalışmalar da yaparak uluslararası arenadaki etkinliğimizi daha da artıracağız.

 

‘’TEKNİK YALITIMDA KAUÇUK KÖPÜĞÜ, CAM YÜNÜ VE TAŞ YÜNÜ OLMAK ÜZERE ÜÇ ÜRÜN GRUBUNU DA ÜRETEN TEK FİRMAYIZ’’ 

 

Biraz da ürün gruplarını hakkında detaylı bilgi alabilir miyiz?

 

Eskişehir ve Çorlu’daki altı modern üretim tesisimizde, “Yapı Yalıtımı” ve “Tesisat Yalıtımı” olmak üzere iki ana kategoride üretim yapıyoruz. Ekstrüde polistren esaslı ısı yalıtım malzemesi (Isıpan), bitümlü su yalıtım örtüleri (Membran), ısı-ses-yangın yalıtımında kullanılan cam yünü ürünleri (Starflex) ile taş yünü ürünleri (Rockflex), elastomerik kauçuk köpüğü tesisat yalıtım malzemesi (R-Flex) üretiyor ve bunları ihraç ediyoruz. Bu ürün gamlarında dört binden fazla çeşidimiz bulunuyor. Teknik yalıtımda kauçuk köpüğü, cam yünü ve taş yünü olmak üzere üç ürün grubunu da üreten tek firmayız. Bu alanda Avrupa’nın ilk üç teknik yalıtım şirketinden biriyiz.

 

Ürün geliştirirken, faaliyet gösterdiğimiz ülkelerdeki ihtiyaç ve taleplerine göz önünde bulunduruyor, yenilikçi ürünlerle sektöre öncülük ediyoruz. Bu bakış açısıyla son dönemde de hem yeni ürünler geliştirdik hem de mevcut serilerimize yeni ürünler ekledik. Bunlara birkaç örnek verecek olursak, Türkiye’de ilk kez -30 derece soğukta bükülme dayanımına sahip versiyonları da bünyesinde barındıran membran serimizi geçen yıl dört yeni ürünle geliştirdik. Üzeri açık gri renk arduaz taşlı, yoğun SBS katkılı, dolgu malzemesi içermeyen, 5 mm kalınlığında, -30°C soğukta bükülme değeri olan yüksek gramajlı keçesi ve 1000/800 N/50 mm çekme mukavemeti özellikleriyle Epikon Eternal, her türlü iklimde ve zorlu koşullarda hızlı ve uzun ömürlü su yalıtımı sağlıyor. Yüzde 1.000 uzayan esnek formüllü Epikon Aflame, üzeri silis kumu kaplı, yoğun SBS katkılı, dolgu malzemesi içermeyen, 5 mm kalınlığında, -30°C soğukta bükülme değeri ve yüksek gramajlı keçeye sahip, 1000/800 N/50 mm çekme mukavemetiyle temel ve perde detaylarında yüksek su basıncına dayanıklı elastomerik bitümlü membranımız. Epikon Aflame ile geçen yıl Yalıtım Sektörü Başarı Ödülleri’nde “Yılın Su Yalıtım Ürünü” ödülü aldığımızı da belirtmek isterim. Epikon Cool, TÜBİTAK onaylı, Türkiye’nin ilk patentli “Cool Roof” bitümlü membranı olma özelliğini taşıyor. Yüzeyindeki açık renkli özel reflektif mineraller ile geleneksel malzemelere göre güneş ışığını yüksek yansıtma kapasitesine sahip. Kendinden yapışkanlı dolgusuz özel reçetesiyle Epikon Stick-it ise perde duvarlarda mükemmel yapışma sağlarken cross-lamine teknolojisiyle üretilmiş polietilen kaplamasıyla yırtılma ve delinmelere karşı yüksek dayanım gösteriyor.

 

‘’YAŞAMI İYİLEŞTİRMENİN EN ÖNEMLİ UNSURU OLAN ÇEVREYİ VE DOĞAL ORTAMI KORUMAYI İÇİNE ALAN SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR GELİŞİM GÖZETİYORUZ’’

 

Sürdürülebilirlik konusundaki düşünceleriniz ve çevre konusundaki atılımlarınız neler?

 

ODE Yalıtım olarak odaklandığımız konuların ana çerçevesini sürdürülebilirlik kavramı oluşturuyor. Sürdürülebilirliği, stratejimizin önemli bir parçası olarak kabul ediyoruz. Bu doğrultuda Birleşmiş Milletler’in evrensel eylem çağrısı olan 17 maddelik ‘Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nı benimsiyoruz. Başta “erişilebilir ve temiz enerji”, “sanayi, yenilikçilik ve altyapı”, “sorumlu üretim ve tüketim”, “iklim eylemi” olmak üzere bu amaçların tamamını odağımıza alıyoruz. Bu yaklaşımımızın temelinde de içinde bulunduğumuz toplumun bir parçası olarak, ihtiyaçlara karşı duyarlı olmanın ötesinde, yaşamın ülkemizde ve tüm dünyada daha iyiye gitmesi için sorumluluk almaktan çekinmememiz yatıyor. 

 

Yaşamı iyileştirmenin en önemli unsuru olan çevreyi ve doğal ortamı korumayı içine alan sürdürülebilir bir gelişim gözetiyoruz. Bu kapsamda ekolojik çeşitliliği korumaktan enerji tüketimini azaltmaya, geri dönüşümlü malzeme kullanmaktan paydaşlarımızı çevresel yönetim ve enerji verimliliği konularında bilgilendirmeye uzanan çeşitli çalışmalar yürütüyoruz. Özellikle yeşil dünya hedefimiz ve “Sıfır Karbon Misyonumuz” çerçevesinde kendimize hedefler belirledik. Tüm süreçlerimizde atıklarımızı azaltmaya ve yok etmeye yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz. Avrupa’nın 2050 yılını işaret ettiği sıfır atık hedefine 2025 yılında ulaşmayı planlıyoruz. Üretim tesislerimizde yenilenebilir enerji yatırımları yapıyoruz. Yakın zamanda kurumsal karbon ayak izimizi hesaplatarak, 2050 yılına kadar karbon nötr olma taahhüdümüz kapsamında yol haritamızı belirledik. Bu süreçte hem üretimde hem de ürünlerimizde enerji verimliliğini önceliklendirerek, sürekli gelişmeyi temel alan bir enerji yönetim sistemi ile faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Ham madde kaynağından başlayarak, ihtiyaç duyulan tüm üretim proseslerimizde doğanın ihtiyaç duyduğu özeni karşılamaya çalışıyor, karbon emisyonlarını atmosferden uzaklaştırmak için doğa bazlı çözümlere odaklanıyoruz. Daha az sera gazı üreten ambalajlar tasarlamak, plastik ambalaj kullanımını azaltmak; tesislerimizin enerji verimliliğini artırmak üzere LED aydınlatma sistemleri kurmak, güneş enerjisi kurulumlarını genişletmek; tedarik zincirimizin karbon emisyonlarını azaltmak, nakliye rotalarını revize etmek ve fabrika alanlarımızdaki yeşil alanları artırmak, bu çözümler arasında yer alıyor.

 

Eskişehir’deki güneş enerjisi yatırımımızın yanı sıra Çorlu’da 10 yıl önce kurduğumuz 2 MW gücünde bir kojenerasyon tesisimiz de bulunuyor. Bu tesisle hem elektrik üretiminde hem de atık ısının çeşitli üretim proseslerinin ısıtma aşamalarında enerji maliyetlerinden tasarruf sağlıyoruz. Günümüz itibarıyla membran tesisimizdeki doğal gazla çalışan sistemlerin ihtiyacının yüzde 45’lik kısmı atık ısılardan karşılıyor, idari binaların ısıtılmasında da bu sistemden faydalanılıyor. XPS üretiminde de daha çevreci gazlar kullanmaya başladık. Tüm bu sistemler ile kesintisiz ve temiz enerji üretiyoruz. Ayrıca özellikle ihracat faaliyetlerimizi göz önünde bulundurarak kaynaklı karbon emisyonunu azaltmaya yönelik de çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Bu kapsamda geçen yıl geliştirdiğimiz Hiperpack paletleme sistemi tek seferde daha fazla yükleme yapılmasını sağlayarak, lojistik dolayısıyla oluşan karbon salımını azaltıyoruz. 

 

‘’ŞİRKETLERİN DEĞİŞEN DÜNYA VE TİCARET DÜZENİNE KARŞI YENİ STRATEJİLER GELİŞTİRMESİ GEREKİYOR’’

 

Ülkece içinde bulunduğumuz ekonomik durumu düşünecek olursak, bize piyasadaki son durumu yorumlar mısınız?

 

Enerji, lojistik ve ham madde fiyatlarındaki artış, tedarik zincirindeki kırılma, finansmana erişimde yaşanan sıkıntılar ve günümüz koşullarının yol açtığı belirsizliklerin özellikle iç pazarı zorlayacağını ve sektördeki büyümeyi yavaşlatacağını öngörüyoruz. Dış pazara baktığımızda özellikle Rusya-Ukrayna savaşı ciddi bir belirleyici olacak. Çünkü bu iki ülke sektörümüz için önemli pazarlar. İMSAD’ın raporuna göre 2021 yılında Rusya’ya 524,1 milyon dolar, Ukrayna’ya ise 372,5 milyon dolar inşaat malzemesi ihracatı yapıldı. Şu anda bu ülkelerdeki inşaat projelerinin geleceği de belirsiz. Bu durum hiç kuşkusuz yalıtım sektörünü de etkileyecek.

 

Diğer taraftan savaştan önce özellikle pandemi sürecinde, yurt dışındaki pazar ağını genişletmenin ne denli önemli olduğunu görmüştük. Çünkü yalnızca belli bir pazara hitap ettiğinizde, o coğrafyadaki sorunlar, kısıtlamalar şirketinizi etkileyebiliyor. Biz ODE Yalıtım olarak hiçbir uluslararası üreticinin lisansını kullanmadığımız, dolayısıyla hiçbir ülkeye ihracat kısıtımız olmadığı için pandemi döneminde rakiplerimizden pozitif ayrışarak, Avusturalya’dan Şili’ye kadar ihracat yapmaya devam ettik. Tüm bunların neticesinde geçen yılı yüzde 60’ın üzerinde büyümeyle kapattık. Dolayısıyla şirketlerin değişen dünya ve ticaret düzenine karşı yeni stratejiler geliştirmesi gerekiyor. 

 

‘’HER ZAMAN OLDUĞU GİBİ ODE’NİN REKABET GÜCÜNÜ ARTIRIRKEN, BAŞTA ÇALIŞANLARIMIZ OLMAK ÜZERE PAYDAŞLARIMIZA DEĞER YARATACAK YENİ UYGULAMALARI DEVREYE ALACAĞIZ’’

 

İleriye dönük hedefleriniz nelerdir?

 

Özellikle pandemi ile birlikte dünya genelinde ticaretin değiştiği, koşulların giderek zorlaştığı ve belirsizliklerin arttığı bir dönemden geçiyoruz. Biz böyle dönemlerde bir strateji doğrultusunda ilerlemenin önemine inandığımız için 2022-2024 yıllarını kapsayan üç yıllık stratejik planımızı hazırladık. Yurt içi ve yurt dışı yatırımları, üretim kapasitesi, Ar-Ge, insan kaynakları, dijitalleşme, tedarik, dağıtım kanalları, ihracat, satış ve pazarlama alanını kapsayan planımız doğrultusunda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 

 

Bu plan doğrultusunda önümüzdeki süreçte üretime ve yatırıma devam edeceğiz. Bu doğrultuda bir yandan mevcut ürünlerimizde kapasite artırımına giderken diğer taraftan da henüz üretimini yapmadığımız, yalıtım sektöründe tüketimi oldukça yüksek bir ürün üretmeyi hedefliyoruz. Ayrıca yurt dışında üretim yapmayı ve dağıtım kanallarımızı geliştirmeyi hedefliyoruz. 

 

Bu dönemde bir dönem önceliğimiz dijitalleşme projeleri olacak. Özellikle rutin veya belirli algoritmalarla yapılabilecek işleri robotlara aktararak, çalışanlarımızın zamanını daha fazla yaratıcılık gerektiren katma değerli alanlarda harcamalarını sağlamak istiyoruz. Planlama ile ilgili bazı süreçlerde robotları kullanmaya başladık. Tüm bu çalışmaları yaparken de her zaman olduğu gibi ODE’nin rekabet gücünü artırırken, başta çalışanlarımız olmak üzere paydaşlarımıza değer yaratacak yeni uygulamaları devreye alacağız.